“Bacağındaki Ağrıyla Hastaneye Gitti, Şah Damarının Yüzde 95 Tıkalı Olduğunu Öğrendi”

 “Bacağındaki Ağrıyla Hastaneye Gitti, Şah Damarının Yüzde 95 Tıkalı Olduğunu Öğrendi”

“Bacağındaki Ağrıyla Hastaneye Gitti, Şah Damarının Yüzde 95 Tıkalı Olduğunu Öğrendi”

 

Yusuf Toplusoy (70) 7 yıl önce aort damarı genişlemesi nedeniyle ameliyat oldu. Bu süreçte kontrollerini aksatarak, sigara içmeye devam eden Toplusoy, bacağındaki ağrı ile hastaneye gittiğinde göğsündeki anevrizma ile eş zamanlı olarak şah damarının yüzde 95 tıkalı olduğunu ve felç riskinin de yüksek olduğunu öğrendi. Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Selim İsbir, aort damarı 6 santimetreyi aşan ve hem felç hem ciddi anevrizma patlamasına bağlı hayati bir risk ile karşı karşıya kalan hastanın adeta ölümden döndüğünü ve 3 farklı ameliyat ile sağlığına kavuştuğunu anlattı. Bu örnekte olduğu gibi damar sertliği olan hastaların bir kez ameliyat olduktan sonra her şey bitti yanılgısına kapılmamaları gerektiğine işaret eden Prof. Dr. Selim İsbir, “Hastalar damar sertliğine bağlı gelişen hastalıklar nedeni ile ameliyat olduktan sonra yaşam tarzlarını değiştirmeyip hayatlarında aynı risk faktörlerine yer vermeye devam ederlerse hastalığın tekrar edebileceğini unutmamalılar” dedi.

 

 ‘KALP DAMAR HASTALIKLARI EN ÖNEMLİ ÖLÜM NEDENİ’

Damar sertliğinin çok ciddi bir problem olduğunu ve ülkemizde kalp damar hastalıklarının en önemli ölüm nedenleri arasında başta olduğunu söyleyen Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Selim İsbir, “Hastalığın gelişiminde en önemli nedenlerden birisi sigara. Damar sertliği bütün atardamarları tutabilir. En sık karşılaştığımız bölgelerden biri de şah damarı tutulumu. Bir diğer sık karşılaştığımız hastalık Aort damarındaki anevrizma denen balonlaşma hastalığı. Damarın genişleyip belli bir çapa ulaştıktan sonra o damarın yırtılıp patlaması ile sonuçlanan oldukça ciddi bir hastalık. Hastada damar sertliği varsa ve bir damara tutulursa diğer tüm atar damarları da tutulabilir. Mesela kalp krizi yaşayan birisinde eş zamanlı olarak şah damarı tutulması da olabilir. Aort anevrizması da olabilir veya bacak damarlarında da tıkanıklık olabilir. Dolayısıyla hastalar bu açıdan da incelenmeli” diye konuştu.

 

 ‘HASTA HEM FELÇ HEM DE CİDDİ ANEVRİZMA PATLAMASI İLE KARŞI KARŞIYAYDI’

Yusuf Toplusoy’un yıllar önce aort damarındaki genişleme nedeniyle tedavi edilip, sonrasında kontrollerini azalttığını vurgulayan Prof. Dr. İsbir, “Karın bölgesindeki anevrizma göğüste de tespit edildiği için bize geldi. Eş zamanlı olarak hastanın şah damarlarını da kontrol ettik ve şah damarında yüzde 95 darlık tespit ettik. Hastanın önce şah damarını sonra da göğüs anevrizmasını tedavi ettik” dedi. 

Hastada yüzde 95 şah damarı tıkanıklığı bulunduğunu ve felç riskinin de yüksek olduğunu anlatan Prof. Dr. İsbir, “Aort damarı 6 santimetreyi aşıyordu. Hasta hem felç hem ciddi anevrizma patlaması ile hayati bir risk ile karşı karşıyaydı. Hastamız gerekli takiplerini aksatmış. İlk ameliyatını gerçekleştirdikten sonra sigara içmeye devam etmiş ve hastalığı ilerlemiş. Yusuf Bey örneğinde olduğu gibi damar sertliği olan hastalar “ameliyat olduk her şey bitti” yanılgısına kapılmamalı. Risk faktörünü devam eden durumlara devam ettiklerinde 2,3,4’üncü ameliyatı da olabilirler” dedi.

 ‘ŞAH DAMARI TIKANIKLIKLARI FELÇLE SONUÇLANABİLİYOR’

Şah damarı tıkanıklıklarının felçle sonuçlanma riski olduğu için çok önemli olduğunun altını çizen Prof. Dr.İsbir sözlerini şöyle sürdürdü: “Ancak alınacak önlemlerle felcin önlenebilir bir hastalık olduğunu da belirtmek gerekir. Damar hastalıkları sistemik bir durum. Erken tedavi ile daha başarılı sonuçlar veriyor. Özellikle ileri yaşta olan ve sigara içen, yüksek tansiyonu bulunan, kan yağları yüksek olanlar ve ailelerinde damar sertliği hikayesi bulunan kişiler kontrollerini kesinlikle ihmal etmemeli. Erken tanı gerçekleşmedikçe kalp ve damar hastalıklarına bağlı yaşam kayıpları artarak devam edecektir.” 

‘DOKTORUM BENİ FELÇTEN KURTARDI’

Sol bacağındaki ağrı ile hastaneye giden Yusuf Toplusoy, yaşadıklarını şöyle anlattı: “Hastanede aort damarının balon yaptığını ve derhal kalp damar bölümüne gitmem gerektiği söylenince Doktorum Selim Bey’e geldim. Bazı görüntülemeler istedi. İyiki de istemiş dedim. Çünkü şah damarımda yüzde 95 darlık tespit edildi. Babam da bu nedenle hayatını kaybetmişti. Selim Bey beni felçten kurtardı. Önce şah damarı, ardından aort damarı ameliyatım gerçekleşti. Selim Bey ve ekibine çok teşekkür ediyorum.” 

TOPLUSOY ‘GENLERİMİZİ DEĞİŞTİREMEYİZ AMA SİGARAYI BIRAKABİLİRİZ’

7 sene önce olduğu ameliyat olan ve ardından tekrar sigaraya başlayan Toplusoy, sigara içilmemesi gerektiğini tavsiye ederek, “Damar sertliğinin önemli bir nedeni sigara. Ben yediğim içtiğim şeylere çok dikkat ederim. Yumurtayı bile 200 kilometre yol giderek alırdım. Her şeyime çok özenmeme rağmen 3 kez ölümden döndüm ve bunun en önemli nedeni sigara içmem. Sigara hayatımı mahvetti. Kalp damar hastaları sürekli kontrole gitmeli. İlaçlarını aksatmamalılar. Toplam 8 stent taktırdım. Tüm ailemde kalp damar hastalığı vardı. Amcam, babam bu nedenle vefat etti ve kardeşimde 3 damar değişti. Genlerimizi değiştiremeyiz ama sigarayı bırakabiliriz. Sigara ve alkolsüz temiz havada yaşamalıyız. Hayat güzel ve her şeye değer” diye konuştu.



SAĞLIK 25.06.2024 16:17:00 0

Hücre yaşlanmasını yavaşlatan 10 besin

Hücre yaşlanmasını yavaşlatan 10 besin

Deniz ve havuzda göz sağlığını korumak için 6 öneri

Deniz ve havuzda göz sağlığını korumak için 6 öneri

D Vitamini Takviyesi Mevsim Seçmiyor!

D Vitamini Takviyesi Mevsim Seçmiyor!

Yenidoğan Sünneti Enfeksiyonları Önlüyor...

Yenidoğan Sünneti Enfeksiyonları Önlüyor...

Dünya yeme bozukluklarıyla mücadele ediyor

Dünya yeme bozukluklarıyla mücadele ediyor

Her 8 Kadından Biri Meme Kanseri Riski Taşıyor!

Her 8 Kadından Biri Meme Kanseri Riski Taşıyor!

DÜNYA GENELİNDE 1 MİLYARDAN FAZLA İNSANI DOĞRUDAN ETKİLİYOR

Dünya genelinde 1 milyardan fazla insanı etkileyen migren, yalnızca bir baş ağrısı olmanın çok ötesinde, yaşam kalitesini düşüren ve günlük hayatı sekteye uğratan ciddi bir nörolojik hastalık.

Tüp bebek tedavisinde havuza girilmemeli

Tüp bebek tedavisinde havuza girilmemeli

Eşrefpaşa Hastanesi’nde diş tedavisi hem kolay hem erişilebilir

Eşrefpaşa Hastanesi’nde diş tedavisi hem kolay hem erişilebilir

Karın şişkinliğine karşı 7 çözüm

Karın şişkinliğine karşı 7 çözüm

Belirtisiz erken teşhiste tüm vücut MR yöntemi

Belirtisiz erken teşhiste tüm vücut MR yöntemi

YAZ AYLARINDA BÖBREK HASTALARI İÇİN EN BÜYÜK TEHDİT: HATALI BESLENME VE FAZLA SIVI TÜKETİMİ!

Türk Böbrek Vakfı’ndan Diyaliz Hastalarına Yaz Uyarısı: Yanlış Beslenme Kalp Durmasına Yol Açabilir!

Glütensiz beslenme herkes için doğru tercih değil

Glütensiz beslenme herkes için doğru tercih değil

İzmir’de güneşi yoga ile uğurladılar

İzmir’de güneşi yoga ile uğurladılar

Kan bağışı hakkında önemli bilgiler

Kan bağışının kansızlık yarattığına dair toplumda yaygın bir inanış olsa da sağlıklı bir kişinin doğru aralıklarla ve uygun şartlarda kan vermesi kalıcı kansızlığa sebep olmaz.

“ANOREKSİYA BASİT BİR YEME SORUNU DEĞİL, YARDIM ÇAĞRISIDIR”

Dünya genelinde milyonlarca kişiyi etkileyen yeme bozuklukları, özellikle gençler arasında alarm verici bir hızla artıyor.

Büyükşehir’in yaz spor okulları kapılarını açıyor

Büyükşehir’in yaz spor okulları kapılarını açıyor

Yoğun bakım süreci ile ilgili bilinmesi gerekenler

Yoğun bakım süreci ile ilgili bilinmesi gerekenler

AİLE HEKİMLİĞİNDE ÜCRET KESİNTİLERİ SONLANDIRILMALI

Türk Sağlık-Sen olarak ay başında her sağlık çalışanının ne kadar ücret alabileceğini TEK KALEM MAAŞ önerimizin ne kadar zaruri olduğu, bugünlerde aile hekimliklerinde yaşanan durumlar nedeniyle bir kez daha ortaya çıkmıştır.

Başkan Tugay’dan Bursa’da düzenlenen DSÖ Avrupa Sağlıklı Şehirler Ağı Konferansı’nda barış mesajı

Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, “Dirençli Sağlıklı Şehirler: Herkes İçin Sürdürülebilir Kentsel Gelecekler Yaratmak” temasıyl

Tümörleri buharlaştıran mucize: Ablasyon

Son yıllarda kanser tedavilerinde yaşanan gelişmelerle özellikle girişimsel onkoloji kavramı ön plana çıkmaya başladı.