KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ NEDEN TANINMAZ?

 KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ NEDEN TANINMAZ?

Türkiye’nin ata yadigârı Kıbrıs adasındaki soydaşlarımızı Rumların zulmünden, topyekûn katletmesinden kurtaralı 51 yıl, adalı Türklerin özgürlüklerine kavuşarak KKTC adıyla kendi devletlerini kurmasından bugüne 42 yıl geçti.

                             

 

    Türkiye’nin ata yadigârı Kıbrıs adasındaki soydaşlarımızı Rumların zulmünden, topyekûn katletmesinden kurtaralı 51 yıl, adalı Türklerin özgürlüklerine kavuşarak KKTC adıyla kendi devletlerini kurmasından bugüne 42 yıl geçti.

   Ama ne adadaki bu değişimi, ne de Türklerin kurmuş olduğu KKTC’yi bugüne değin hiçbir ülke kabullenmedi. Türkiye dışında hiçbir ülke de bu devleti tanımadı!

   Neden?

   O kadar çok nedeni var ki!  

   Bu nedenlerin en başında geleni; Haçlı seferlerinden bu güne böylesine stratejik önemi olan bir coğrafyada tam da Akdeniz’in orta yerinde bulunan, Ortadoğu’yu yakından kontrol eden uçak gemisi konumundaki bu adada Türk’ün varlığı, Türk askerinin olması hiçbir zaman istenmedi de ondan…

  Tarihin hiçbir döneminde Türklerin varlığının Orta Asya’nın dışına çıkması da istenmedi. Çünkü batılılara göre Türklerin batıya yayılması demek İslamiyet’in de genişlemesi, Hıristiyanlığın önüne geçmesi, insanları kendi menfaatleri doğrultusunda yönlendiren kilisenin de önünü kesmekti de ondan…

   Aslında Kıbrıs’ta yaşanan da budur!

  Bugüne değin GKRY’deki Ortodoks Kilisesinin başındaki papazların istekleri dışında yönetimde bulunan hiçbir Rum lideri Türk tarafı ile çözüm adına müzakere edemedi. Kilise ne dediyse müzakere masasında sadece onu dile getirdi. 

   Rum Ortodoks Kilisesi bugüne değin gerçekleşen tüm müzakerelerde adanın yönetiminin Rum tarafında olmasını, Türklerin ise sadece azınlık haklarına razı olmasını istedi. Ondan sonra atılacak adımın, adanın Yunanistan’a ilhak olması da idealleriydi…

  Tarihi gerçeğe de bakıldığında 1960 yılında kurulan Kıbrıs Cumhuriyetinin ilk Cumhurbaşkanı da Ortodoks Kilisesinin Başpiskoposu Makarios’tu. Onun da amacı adayı Yunanistan’a bağlamaktı.

     Kısacası adada yaşanan anlaşmazlığın temelinde Hıristiyan âleminin bu bölgede İslamiyet’in temsilcisi bir devletin olmasını istememesi vardır.

    Bu gerçeğin dışında KKTC’nin tanınmamasının diğer önemli nedeni; ABD-AB-BM ve bölgede menfaati olan diğer devletlerin hem adanın çevresinde bulunan enerji yataklarının kullanılması, hem de adanın stratejik önemi nedeniyle Kıbrıs’ta üs bulundurmak istemeleridir. Bunun için de inanç merkezli politika öne çıkmakta. İslamiyet’in temsilcisi olarak gördükleri KKTC’yi tanımak yerine; Hristiyan âleminin temsilcisi olarak gördükleri Rum tarafını yasal hükümet olarak tanımak onların işine gelmektedir.

  Bunun yanı sıra ekonominin, paranın gücü de önemlidir. Bunun en yakın örneği; KKTC’nin de gözlemci ülke olarak tanındığı Türk Devletler Teşkilatına üye ülkeler konumundaki; Türkmenistan-Kazakistan-Özbekistan ülkelerine AB’den yapılacak 15 milyar avroluk yatırımın da etkisiyle geçtiğimiz hafta GKRY’ne büyükelçi atamışlardır

 TDT üye bu üç ülkenin diplomatik hamlesi karşısında Türkiye’den henüz bir açıklama yapılmadı. Ancak KKTC’yi tanımayan bu üç kardeş ülkenin Rum kesimine büyükelçi atamalarını sadece alacakları ekonomik yardım nedeniyle yaptıkları da söylenemez. 

  Çünkü yapılan bu hamlenin arka planında; Türkiye’nin Türk Cumhuriyetlerinde giderek artan gücünün AB tarafından fark edilmesi, bu iş birliğinde bir çatlak açılması, Hristiyan âleminin Avrasya platosuna uzanarak bu güç birliğini ayrıştırması yatmaktadır.

  Türkiye’nin bu noktada Azerbaycan’dan alacağı güçlü bir destek ile AB’nin açmak istediği bu çatlağın önünü kesmesi, Türk Devletler Teşkilatına üye olan ülkeler ile ilişkilerini güçlendirmeye devam etmesi en uygun tercih olmalıdır.

  Görülen odur ki!

  KKTC’nin uluslararası camiada tanınması o kadar kolay olmayacaktır. Ama başta Türkiye’nin yöneticileri olmak üzere KKTC’deki yöneticiler de bu devletin tanıtılması faaliyetlerinden asla vazgeçmemeli, uluslararası ilişkilerde KKTC’nin tanınması mutlaka gündeme getirilmelidir.

    Dünya var olduğundan beri devletlerarasında süregelen dinler savaşı, geçmişte silah gücü ile gerçekleşmişti, günümüzde ise ekonomik güçler çatışması ile devam etmektedir.

    Türkiye bulunduğu coğrafyada, son yurdumuz Anadolu’daki güçlü yapısıyla örnek olmaya devam ettiği Avrasya platosundaki devletlerle olan işbirliğini devam ettirirken, uluslararası ilişkilerde de özellikle Hıristiyan âlemine mensup ülkelere sağladığı avantajları bir kez daha gözden geçirmeli, önümüzü kesmeye çalışan kimi ülkelere bu avantajlar hatırlatılarak onları daha dikkatli olmaya davet etmelidir.

    Bir örnek vermek gerekirse Suriye’de yaşanan savaş nedeniyle özellikle Avrupa’ya yayılması muhtemel milyonlarca göçmenin önüne geçerek onlara kucak açan Türkiye’nin bu fedakârlığını unutanlara hatırlatmak bile yetecektir.

 

 

Atilla Çilingir

www.atillacilingir.com

12 Nisan 2025



POLİTİKA 12.04.2025 19:53:00 0

CHP YÖNETİMİNDEN BAŞKANIMIZA MAKAMINDA ZİYARET

CHP YÖNETİMİNDEN BAŞKANIMIZA MAKAMINDA ZİYARET

Son anketten dikkat çeken sonuç: Erdoğan üç isme de kaybediyor

Son anketten dikkat çeken sonuç: Erdoğan üç isme de kaybediyor

İzmir ve Finlandiya arasında dostluk köprüsü

İzmir ve Finlandiya arasında dostluk köprüsü

Başkan Tugay’ın diplomasi trafiği

Başkan Tugay’ın diplomasi trafiği

Başkan Tugay'dan kentsel dönüşüm için 6 maddelik çözüm önerisi

Başkan Tugay'dan kentsel dönüşüm için 6 maddelik çözüm önerisi

YERLİ VE MİLLİ PARTİ’DEN BOLU ÇIKARMASI

YERLİ VE MİLLİ PARTİ’DEN BOLU ÇIKARMASI

İzmir ile Kosova arasında güç birliği

İzmir ile Kosova arasında güç birliği

Başkan Tugay: Türkiye kaybettiği her şeyi tekrar geri kazanacak

Başkan Tugay: Türkiye kaybettiği her şeyi tekrar geri kazanacak

18 Mayıs Kırım Tatar Sürgünü Soykırım Olarak Tanınmalı

Polonya Parlamentosu tarafından Kırım Tatar Sürgünü'nün soykırım olarak tanınması sonrasında açıklamalarda bulunan Ukrayna Milletvekili Mıkola Knyajıtskıy, dünyanın 18 Mayıs 1944 Sürgünü'nü soykırım olarak tanıması gerektiğini ge

Başkan Tugay AB Delegasyonu’na İzmir’in “iklim nötr” çalışmalarını anlattı

Başkan Tugay AB Delegasyonu’na İzmir’in “iklim nötr” çalışmalarını anlattı

Nisan 2025’te En Çok Konuşulan Siyasetçiler

Nisan 2025’te En Çok Konuşulan Siyasetçiler

Belediyeler için yeni yasa önerisine Tugay'dan yanıt: Tarihi bir hata olarak görüyorum

Belediyeler için yeni yasa önerisine Tugay'dan yanıt: Tarihi bir hata olarak görüyorum

Türk Mallarını Rumlaştırma Tuzağı

Türk Mallarını Rumlaştırma Tuzağı

Hukukçu Çalıkuşu: 'Lozan Türkiye’nin tapusudur ama tabusu değildir’

Hukukçu Çalıkuşu: 'Lozan Türkiye’nin tapusudur ama tabusu değildir’

Kanada ve İzmir arasında kültürel ilişkiler gelişecek

Kanada ve İzmir arasında kültürel ilişkiler gelişecek

İzmir’den Ankara’ya “Özel” destek

İzmir’den Ankara’ya “Özel” destek

Birleşik Krallık Büyükelçisi’nden Başkan Tugay’a ziyaret

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Birleşik Krallık Türkiye Büyükelçisi Jill Morris ve beraberindeki heyeti ağırladı.

TÜRK PASAPORTUNUN KAYBOLAN SAYGINLIĞI: VİZESİZ SEYAHAT ARTIK HAYAL Mİ?

TÜRK PASAPORTUNUN KAYBOLAN SAYGINLIĞI: VİZESİZ SEYAHAT ARTIK HAYAL Mİ?

Başkan Tugay’dan Hırvatistan’a İEF daveti

Başkan Tugay’dan Hırvatistan’a İEF daveti

İKTİDARA AÇIK ÇAĞRI: 20 BİN TL ALTI BORÇLARI DEVLET ÖDESİN

Adalet Bakanlığı İcra İflas istatistiklerine göre mahkemelerdeki icra iflas dosyası sayısı 15 Nisan 2025 itibarıyla 23 milyon 147 bine ulaştı.

Bağımsız Türkiye Partisi’nin (BTP) Karaman İl Kongresine hukuksuz bir engelleme getirildi.

Bağımsız Türkiye Partisi’nin (BTP) Karaman İl Kongresine hukuksuz bir engelleme getirildi.