Türk Diyabet Cemiyeti Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Zeynep Oşar Siva, 14 Kasım Dünya Diyabet Günü’nde, hastalığın yönetimine ve tedavideki inovasyonların önemine dikkat çekiyor. Diyabet kontrolünde doğru takibin en önemli adımlardan biri olduğunu belirten Siva, bunu sağlamak için yeni teknolojilerin önemini vurguluyor.
Uluslararası Diyabet Federasyonu (IDF) tarafından yayımlanan güncel verilere göre, Türkiye'de yaklaşık 9 milyon diyabet hastası bulunuyor, bu rakam toplam yetişkin nüfusun yaklaşık yüzde 15'ine denk geliyor. Her yedi kişiden birinin diyabetli olduğu, Avrupa’da en yüksek diyabet prevalansına sahip ülke konumunda olan Türkiye’de, 2045 yılında bu rakamın 13 milyonu bulması öngörülüyor.
Diyabet hastalığının yönetiminde doğru takibin önemini vurgulayan Prof. Dr. Zeynep Oşar Siva, 14 Kasım Dünya Diyabet Günü’nde yaptığı açıklamada ‘’diyabet tedavisinde, tedavi hedeflerine ulaşmak için ‘’tedavi uyumu’’ çok önemli. Hastaların dozlarını atlaması, dozlarını doğru zamanda almaması ve dozlama hataları tedavide uyumu olumsuz etkileyen faktörler arasında yer alıyor. Ama artık diyabet tedavisinde, yeni teknolojiler sayesinde hastalar, insülin dozlarını otomatik olarak kaydedebilecek, doz miktarını ve doz zamanlamasını ayarlayabilecekler. Bu teknolojilerle hastaların verileri mobil cihazlarının hafızasında tutulup, hekimleri tarafından doğru ve eksiksiz kontrol edilebilecek. Bunun sonucunda da hastaların tedavi hedeflerine ulaşması kolaylaşacak.” dedi. Prof. Dr. Zeynep Oşar Siva, ayrıca hastaların sağlıklı beslenme ve egzersizi hayatlarının bir parçası haline getirerek yaşam kalitelerini yükseltebileceklerini belirtti.
Deniz ve havuzda göz sağlığını korumak için 6 öneri
Dünya genelinde 1 milyardan fazla insanı etkileyen migren, yalnızca bir baş ağrısı olmanın çok ötesinde, yaşam kalitesini düşüren ve günlük hayatı sekteye uğratan ciddi bir nörolojik hastalık.
Eşrefpaşa Hastanesi’nde diş tedavisi hem kolay hem erişilebilir
Türk Böbrek Vakfı’ndan Diyaliz Hastalarına Yaz Uyarısı: Yanlış Beslenme Kalp Durmasına Yol Açabilir!
Kan bağışının kansızlık yarattığına dair toplumda yaygın bir inanış olsa da sağlıklı bir kişinin doğru aralıklarla ve uygun şartlarda kan vermesi kalıcı kansızlığa sebep olmaz.
Dünya genelinde milyonlarca kişiyi etkileyen yeme bozuklukları, özellikle gençler arasında alarm verici bir hızla artıyor.
Yoğun bakım süreci ile ilgili bilinmesi gerekenler
Türk Sağlık-Sen olarak ay başında her sağlık çalışanının ne kadar ücret alabileceğini TEK KALEM MAAŞ önerimizin ne kadar zaruri olduğu, bugünlerde aile hekimliklerinde yaşanan durumlar nedeniyle bir kez daha ortaya çıkmıştır.