OSTEOPOROZ RİSKİNİ AZALTACAK 7 ÖNLEM

OSTEOPOROZ RİSKİNİ AZALTACAK 7 ÖNLEM

OSTEOPOROZ RİSKİNİ AZALTACAK 7 ÖNLEM

 

Osteoporoz vücutta kemik mineralinin bozulmasıyla kemiklerin zayıflamasına ve kırılganlaşmasına neden olan, halk arasında kemik erimesi olarak bilinen bir hastalıktır. Osteoporozda kemikler çok kırılgan hale gelir ve bununla birlikte düşme, eğilme veya öksürme gibi hafif stresler bile kırılmaya neden olabilir. Osteoporoza bağlı kırılmalar en sık kalça, el bileği veya omurgada meydana gelir. Hastalığın kendine özgü bir belirtisi yoktur. Boy uzunluğunda kısalma, yaygın vücut ve sırt ağrısı, travma içermeyen kemik kırıkları osteoporoz belirtileri arasında sayılabilir. Memorial Antalya Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölümü’nden Uz. Dr. Ayşe Yener Güçlü “20 Ekim Dünya Osteoporoz Günü” nedeniyle, osteoporoz hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı. 

İleri yaş kadınlar risk grubunda

Kemik sürekli olarak parçalanan ve yenilenen canlı bir dokudur. Osteoporoz, yeni kemik oluşumunun eski kemik kaybına ayak uyduramaması durumunda ortaya çıkar. Osteoporoz tüm ırklardan kadın ve erkekleri etkiler. Ancak beyaz ve Asyalı kadınlar, özellikle de menopozu geçmiş yaşlı kadınlar en yüksek risk grubunda yer almaktadır. İlaçlar, sağlıklı beslenme ve ağırlık kaldırma egzersizleri kemik kaybını önlemeye veya zaten zayıf olan kemikleri güçlendirmeye yardımcı olabilir.

 

Osteoporoz aşağıdaki gruplarda görülebilir;

  • Genetik yatkınlığı olanlarda
  • Tiroid ve paratiroid hastalarında 
  • Adrenal bez hastalıklarında 
  • Bağışıklık sistemini baskılayan ilaç kullanımında 
  • İleri derecede böbrek yetmezliği olan kişilerde 

Kemik ölçümü yaptırmayı ihmal etmeyin

Osteoporozun en sık görülme yerleri olan el, bilek, kalça ve omurga bölgelerinden yapılan kemik yoğunluk ölçümü yani DEXA ölçümü ile tanı konmaktadır. Bunun yanında hastalığın sebebinin araştırılması ve seyrinin belirlenmesi amacıyla kan ve idrar tahlilleri istenebilir. Osteoporoz tedavisi olan bir hastalıktır. Tanı sonrası tedavi başlanan hastalar düzenli kontrollerini aksatmamalı ve yıllık DEXA ölçümlerini yaptırmalıdır. Bu sayede olabilecek yan etkilerden ve kemik kırılması riskinden korunma sağlanabilir.

 

Osteoporoz riskini azaltmak için bunlara dikkat edin;

  1. Düzenli ve dengeli beslenin 
  2. D vitamini ve kalsiyum takviyeleri kullanmayı ihmal etmeyin
  3. Haftada 2-3 gün ortalama 30 dakika tempolu yürüyüş yapın
  4. Yük bindirici ve kas kuvvetlendiren egzersizler yaparak kaslarınızı kuvvetlendirin
  5. Sigara ve alkol kullanmayın
  6. Osteoporoz riski oluşturabilecek ilaçlardan kaçının
  7. Kronik hastalığınız varsa takip ve tedavisini aksatmayın

Erken menopoza girenler dikkat!

Erken menopoza giren kişilerin, birkaç ay boyunca kortikosteroid kullananların ya da ebeveynlerden herhangi birinde kalça kırığı olanların osteoporoz konusunda bir uzmana başvurması önemlidir. Osteporoz tedavisi hastanın yaşı, cinsiyeti, eşlik eden hastalıklarının olup olmadığı ve hastalığın şiddeti göz önünde bulundurularak planlanır. Daha hafif belirtilerin görüldüğü durumlarda vitamin ve mineral destekleri bir uzman tarafından önerilebilir. Hastalığın şiddetine göre kemik yapımını artırıcı ya da yıkımını önleyici tedavi yöntemleri tercih edilebilir. 



SAĞLIK 18.10.2023 12:30:00 0
Anahtar Kelimeler: OSTEOPOROZ RİSKİNİ AZALTACAK ÖNLEM

Hücre yaşlanmasını yavaşlatan 10 besin

Hücre yaşlanmasını yavaşlatan 10 besin

Deniz ve havuzda göz sağlığını korumak için 6 öneri

Deniz ve havuzda göz sağlığını korumak için 6 öneri

D Vitamini Takviyesi Mevsim Seçmiyor!

D Vitamini Takviyesi Mevsim Seçmiyor!

Yenidoğan Sünneti Enfeksiyonları Önlüyor...

Yenidoğan Sünneti Enfeksiyonları Önlüyor...

Dünya yeme bozukluklarıyla mücadele ediyor

Dünya yeme bozukluklarıyla mücadele ediyor

Her 8 Kadından Biri Meme Kanseri Riski Taşıyor!

Her 8 Kadından Biri Meme Kanseri Riski Taşıyor!

DÜNYA GENELİNDE 1 MİLYARDAN FAZLA İNSANI DOĞRUDAN ETKİLİYOR

Dünya genelinde 1 milyardan fazla insanı etkileyen migren, yalnızca bir baş ağrısı olmanın çok ötesinde, yaşam kalitesini düşüren ve günlük hayatı sekteye uğratan ciddi bir nörolojik hastalık.

Tüp bebek tedavisinde havuza girilmemeli

Tüp bebek tedavisinde havuza girilmemeli

Eşrefpaşa Hastanesi’nde diş tedavisi hem kolay hem erişilebilir

Eşrefpaşa Hastanesi’nde diş tedavisi hem kolay hem erişilebilir

Karın şişkinliğine karşı 7 çözüm

Karın şişkinliğine karşı 7 çözüm

Belirtisiz erken teşhiste tüm vücut MR yöntemi

Belirtisiz erken teşhiste tüm vücut MR yöntemi

YAZ AYLARINDA BÖBREK HASTALARI İÇİN EN BÜYÜK TEHDİT: HATALI BESLENME VE FAZLA SIVI TÜKETİMİ!

Türk Böbrek Vakfı’ndan Diyaliz Hastalarına Yaz Uyarısı: Yanlış Beslenme Kalp Durmasına Yol Açabilir!

Glütensiz beslenme herkes için doğru tercih değil

Glütensiz beslenme herkes için doğru tercih değil

İzmir’de güneşi yoga ile uğurladılar

İzmir’de güneşi yoga ile uğurladılar

Kan bağışı hakkında önemli bilgiler

Kan bağışının kansızlık yarattığına dair toplumda yaygın bir inanış olsa da sağlıklı bir kişinin doğru aralıklarla ve uygun şartlarda kan vermesi kalıcı kansızlığa sebep olmaz.

“ANOREKSİYA BASİT BİR YEME SORUNU DEĞİL, YARDIM ÇAĞRISIDIR”

Dünya genelinde milyonlarca kişiyi etkileyen yeme bozuklukları, özellikle gençler arasında alarm verici bir hızla artıyor.

Büyükşehir’in yaz spor okulları kapılarını açıyor

Büyükşehir’in yaz spor okulları kapılarını açıyor

Yoğun bakım süreci ile ilgili bilinmesi gerekenler

Yoğun bakım süreci ile ilgili bilinmesi gerekenler

AİLE HEKİMLİĞİNDE ÜCRET KESİNTİLERİ SONLANDIRILMALI

Türk Sağlık-Sen olarak ay başında her sağlık çalışanının ne kadar ücret alabileceğini TEK KALEM MAAŞ önerimizin ne kadar zaruri olduğu, bugünlerde aile hekimliklerinde yaşanan durumlar nedeniyle bir kez daha ortaya çıkmıştır.

Başkan Tugay’dan Bursa’da düzenlenen DSÖ Avrupa Sağlıklı Şehirler Ağı Konferansı’nda barış mesajı

Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, “Dirençli Sağlıklı Şehirler: Herkes İçin Sürdürülebilir Kentsel Gelecekler Yaratmak” temasıyl

Tümörleri buharlaştıran mucize: Ablasyon

Son yıllarda kanser tedavilerinde yaşanan gelişmelerle özellikle girişimsel onkoloji kavramı ön plana çıkmaya başladı.