Ramazan ayında oruç tutarken uzun süre aç kalmak, kan şekeri seviyelerinde dalgalanmalara neden olabilir. Bu durum halsizlik, baş dönmesi ve yorgunluk gibi sorunları beraberinde getirirken, iftar sonrasında ani açlık krizlerine yol açabilir. Ramazan boyunca enerji seviyesini koruyarak sağlıklı beslenmenin önemine dikkat çeken Duru Gıda Beslenme Danışmanı Emine Uluçay, bu süreçte glisemik indeksi düşük besinlerin tercih edilmesi gerektiğini belirtti.
Oruç süresince uzun saatler boyunca aç kalmak, kan şekerinde ani dalgalanmalara neden olabilir. Bu durum, özellikle iftar sonrası yorgunluk, halsizlik ve sindirim problemlerine yol açabilir. Uzmanlar, Ramazan’da doğru besin seçimleriyle bu etkilerin en aza indirilebileceğini belirtiyor. Duru Gıda Beslenme Danışmanı Emine Uluçay, glisemik indeksi düşük besin tüketiminin Ramazan ayının daha rahat geçmesini sağlayacağını ifade etti.
Glisemik indeksi düşük besinler açlık krizlerini önlüyor
Emine Uluçay, “Glisemik indeks, bir besinin kan şekerini ne kadar hızlı yükselttiğini gösteren önemli bir kriterdir. Yüksek glisemik indeksli besinler, kan şekerinin hızla yükselip ardından ani düşüş yaşamasına neden olarak açlık krizlerine, halsizliğe ve dikkat dağınıklığına yol açabilir.” dedi. Sahur ve iftar sofralarında düşük glisemik indeksli, lif oranı yüksek besinlere yer vermenin önemine vurgu yapan Uluçay, “Bu besinler, kan şekeri seviyelerinin dengelenmesine yardımcı olarak gün boyunca enerjinin korunmasını sağlar. Özellikle bulgur gibi kompleks karbonhidratlar, uzun süre tok kalmaya destek olur ve sindirim sağlığını olumlu yönde etkiler." dedi.
“Bulgurun prebiyotik etkisi, sindirim sorunlarının önüne geçmeye yardımcı olabilir”
Özellikle kompleks karbonhidratlar açısından zengin olan bulgurun, Ramazan ayında sıklıkla rastlanan hazımsızlık problemini de önleyeceğini belirten Uluçay, “Bulgur, aynı zamanda sindirim sistemi sağlığını destekleyen prebiyotik etkisiyle, bağırsaktaki yararlı bakterileri besler ve Ramazan boyunca yaşanabilecek sindirim sorunlarının önüne geçmeye yardımcı olabilir.” diye ekledi.
Vitamin ve mineral yönünden zengin bulgur, enerji düşüklüğünü azaltıyor
Emine Uluçay, Ramazan’da hem beslenme hem de uyku düzeninin değişmesi nedeniyle hissedilecek yorgunluğa dikkat çekti. Tüketilecek besinlerin içeriklerinin vitamin ve mineral yönünden zengin olmasının önemini vurgulayan Uluçay, “Bulgur, B1, B6, folik asit vitaminleri ve demir, çinko, fosfor ve magnezyum mineralleri yönünden zengin bir kaynaktır. Bulgur gibi besinlerin içeriğindeki vitamin ve mineraller, gün boyunca oluşabilecek enerji düşüklüğünü azaltarak yorgunluk hissinin azalmasına yardımcı olur. Bulgur; et, tavuk, kuru baklagiller ve yoğurt gibi besinlerle dengeli bir şekilde tüketildiğinde, Ramazan boyunca sağlıklı ve besleyici bir alternatif sunar.” dedi.
Ramazan’da sağlıklı ve dengeli beslenme planı oluşturun
Ramazan boyunca sağlıklı ve dengeli bir beslenme planı oluşturmanın fiziksel sağlığı korumanın yanı sıra gün boyu enerjiyi yüksek tutmak için kritik öneme sahip olduğunu vurgulayan Uluçay, ayrıca iftardan sahura kadar bol sıvı alınması gerektiğinin de altını çizdi. “İftarda içilen çorba sonrası verilecek beş dakikalık ara, sahura kadar bol su tüketimi ve kan şekerini dengeleyecek besinlerin öğünlere eklenmesi gibi eylemler Ramazan ayını daha rahat geçirmeye yardımcı olacaktır.” dedi.
Kanser vakalarının dünya genelinde giderek artmasıyla, halk arasında doğru bilinen yanlışlar da hızla artış gösteriyor
Ülkemizdeki yaygın ve yanlış algının aksine, süt sadece çocuklar için değil yetişkinler için de oldukça önemli bir besin kaynağı. Süt ve süt ürünleri, her yaşta ihtiyaç duyulan kalsiyumu sağlar
Bağışıklık sistemi hastalıklarının görülme oranı tüm dünyada belirgin bir şekilde artıyor. Bu artışın nedenleri arasında; hava kirliliği, kronik stres ve işlenmiş gıda tüketimi gibi giderek yaygınlaşan çevresel faktörler yer alıyo
İlk Yardım Uygulama Turnuvası’nda zamanla yarıştılar
31 Mayıs Dünya Tütüne Hayır Günü Tütün kullanımı her nefeste kansere yaklaştırıyor
“Sağlıklı Bir Fikrim Var” Proje Yarışması Başvuruları Başladı!
Ayakkabı seçiminde dikkat edilmesi gereken 6 nokta
Koç Üniversitesi Hastanesi’nde görev yapan ve girişimsel kardiyoloji alanında uzmanlaşmış olan Doç. Dr. Erol Gürsoy, New York’un en büyük ve en yüksek işlem kapasitesine sahip sağlık kuruluşlarından Mount Sinai Hastanesi’ne gözlem
Zamana Meydan Okuyan Ciltler İçin Kolajenden Gelen Güç
Hemşireler Haftası’nda “Dönüşümün Kalbinde Hemşirelik Sempozyumu”
- BURTOM YÖN. KUR. BŞK. UZM. DR. EROL KILIÇ:“BÜYÜMEYE DEVAM EDECEĞİZ”