SAÇ BOYASININ CİLDE ZARARLI OLUP OLMADIĞI NASIL ANLAŞILIR?
Güzellik uğruna saç rengini değiştirmek, antik çağlardan beri süregelen bir alışkanlık. 18 yaş üstü kadınların yaklaşık yüzde 33’ü, 40 yaş üstü erkeklerin yüzde 10’undan fazlası saçlarını boyuyor. Ancak son günlerde yaşanan olaylar, saç boyalarının sağlığa etkilerini yeniden tartışmaya açtı. Günlük hayatımızın bir parçası haline gelen bu ürünler, gerçekten masum mu? Yoksa farkında olmadan cildimizi ve sağlığımızı tehlikeye mi atıyoruz? Saç boyalarında bulunan cilde zararlı kimyasallar ve korunma yollarını Liv Hospital Dermatoloji Uzmanı Dr. Onur Gündoğdu anlattı.
Saç boyaları ciltle temas ettiğinde tahriş, yanık, alerjik reaksiyon, leke, kuruluk, saç dökülmesi ve egzama gibi dermatolojik sorunlara yol açabiliyor. Son günlerde ünlü isimlerin saç boyası sonrası yaşadığı sağlık problemleri, bu konunun ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlattı.
Saç boyaları alerjik reaksiyon yapabilir
Antik çağda Mısır’da kına, Roma’da ceviz kabuğu saç boyamak için kullanılmış. Bunlar doğal saç boyaları. Doğal kökenli boyalar da her zaman güvenilir olmamasına rağmen kimyasal saç boyalarına göre daha az alerjik. Saç boyalarının içeriğindeki Parafenilendiamin en yaygın alerjenlerden biri. Kaşıntı, kızarıklık, kabarma ve ciddi alerjik reaksiyonlara sebep olabilir.
Saç boyaları kimyasal yanık yapabilir
Boyanın saç teline işlemesi için kullanılan Amonyak, saçı açmak için kullanılan Hidrojen peroksit gibi maddeler cildi tahriş ederek yanıklara yol açabilir. Şiddetli kızarıklık, yanma hissi, kabarma ve deride soyulmaya neden olabilir. Özellikle Hidrojen peroksit içeren bazı saç boyaları cilt renginde açılmaya ya da cilt renginin koyulaşmasına neden olabilir. Amonyak ve sülfatlar saç derisinin doğal nem dengesini bozarak kuruluğa neden olabilir. Özellikle agresif açıcılar ve sık saç boyama saç köklerini zayıflatarak aşırı dökülmeye neden olabilir.
Nasıl korunalım?
Yama testi yapalım. Boyayı kullanmadan 48 saat önce bileğin iç kısmında az miktarda uygulayarak deneyelim. Kızarıklık, yanma, kaşıntı, soyulma, kabarcıklar oluşursa uygulamayalım. Doğal içerikli, amonyaksız, parafenilendiaminsiz boyaları tercih edelim. Saç boyasını uzun süre deri ile temas ettirmeyelim. Saçı boyamaya çalışalım. Derisini değil. İşlemden sonra iyi kurulayalım
Kimyasal içeriği yüksek ürünleri sık kullanmaktan kaçınalım. Saç boyama sonrası tahriş ve alerjik reaksiyon olursa dermatoloğa danışalım.
Kanser vakalarının dünya genelinde giderek artmasıyla, halk arasında doğru bilinen yanlışlar da hızla artış gösteriyor
Ülkemizdeki yaygın ve yanlış algının aksine, süt sadece çocuklar için değil yetişkinler için de oldukça önemli bir besin kaynağı. Süt ve süt ürünleri, her yaşta ihtiyaç duyulan kalsiyumu sağlar
Bağışıklık sistemi hastalıklarının görülme oranı tüm dünyada belirgin bir şekilde artıyor. Bu artışın nedenleri arasında; hava kirliliği, kronik stres ve işlenmiş gıda tüketimi gibi giderek yaygınlaşan çevresel faktörler yer alıyo
İlk Yardım Uygulama Turnuvası’nda zamanla yarıştılar
31 Mayıs Dünya Tütüne Hayır Günü Tütün kullanımı her nefeste kansere yaklaştırıyor
“Sağlıklı Bir Fikrim Var” Proje Yarışması Başvuruları Başladı!
Ayakkabı seçiminde dikkat edilmesi gereken 6 nokta
Koç Üniversitesi Hastanesi’nde görev yapan ve girişimsel kardiyoloji alanında uzmanlaşmış olan Doç. Dr. Erol Gürsoy, New York’un en büyük ve en yüksek işlem kapasitesine sahip sağlık kuruluşlarından Mount Sinai Hastanesi’ne gözlem
Zamana Meydan Okuyan Ciltler İçin Kolajenden Gelen Güç
Hemşireler Haftası’nda “Dönüşümün Kalbinde Hemşirelik Sempozyumu”
- BURTOM YÖN. KUR. BŞK. UZM. DR. EROL KILIÇ:“BÜYÜMEYE DEVAM EDECEĞİZ”