Prof.Dr.Esfender KORKMAZ


FAİZ MAĞDURİYETİ NASIL ÇÖZÜLÜR?

FAİZ MAĞDURİYETİ NASIL ÇÖZÜLÜR?


Merkez Bankası verilerine göre ortalama tüketici kredilerinde, faiz oranı yüzde 73,14, faiz üzerinden alınan yüzde 5 Banka ve Sigorta muamele vergisi (BSMV) ve masraflar dahil olursa tüketiciye maliyeti ortalama yüzde 78’dir.

Buna karşılık 6 aylık ortalama Mevduat faizi yüzde 44,02’dir. 6 aylık faizden kesinti oranı da yüzde 15’tir. Yani mevduat sahibinin eline geçen faiz oranı yüzde 37,4’tür. Tüketici kredi faiz maliyeti, ele geçen mevduat faizinin iki katından fazla, yüzde 209’dur.

Bankalar Merkez Bankasından yüzde 43 ile fon alıyor veya mevduat yoluyla vatandaştan yüzde 44 ile mevduat topluyor, bunun üstüne yüzde 100 koyarak satıyorlar.

Dünyanın başka bir ülkesinde bankaların bu derece spekülatif kar sağladığı hiçbir ülke yoktur. Bu spekülasyonu görmeyen veya görmek istemeyen bir yönetim ekonomide kalıcı istikrar sağlayamaz.

Bu nedenledir ki, fahiş faiz nedeni ile ihtiyaç kredilerinde takibe düşen krediler oranı 2024 Mayıs ayında yüzde 3,16 iken 2025 Mayıs ayında yüzde 5’e yükseldi.

Ayrıca yüksek maliyetli kredi faizlerinin reel sektör üstündeki tahribatını da yaşıyoruz.

Çözüm; Banka kredilerinde fon maliyeti artı azami kâr oranı sınırı getirmektir.

Öte yandan kredi kartlarında MB yasa gereği azami faizleri ilan ediyor ve fakat bütün bankalar, azami faiz alıyor. Bir tanesi de birkaç puan düşük faiz demiyorsa, demek ki bankalar kartelleşmiştir.

Dahası bankalar mevduata yıllık faiz üzerinden faiz açıklıyor ve fakat MB dahil tüm bankalar kredilerde aylık faiz açıklıyorlar. Maalesef bu durum tüketicinin yanılmasına neden oluyor. Ayrıca güven sorunu yaratıyor ve belirsizliği artırıyor.

Çözüm; Bankalar tüm işlemlerinde tüm dünyada olduğu gibi, aylık faiz üstünden değil, yıllık faiz üstünden işlem yapmalı ve bir tek yıllık faiz açıklaması yapmalıdırlar.

Kredi kartlarında gecikme artınca, BDDK 10 Temmuz 2025 tarihli “kart sahibi borcunun dönem borcunun bir kısmı veya tamamını ödeyememiş ise, karar tarihinden itibaren 3 ay içinde bankaya yapılandırma başvurusu yapabilir” şeklinde bir karar aldı. 48 ay vade tanıdı. Yapılandırma da azami faizi de yine aylık üzerinden “yüzde 3,11 üstüne çıkamaz” şeklinde açıkladı. Açıklanan aylık yüzde 3,11, yıllık 37,32 faiz bugünkü TÜFE oranlarına göre makul faiz oranıdır.

Ne var ki; bu defa da borcunu yapılandırmak isteyenlerin şikayetleri var;

  • Bazı bankalar başvuruları kabul etmiyor. Sistem henüz uygun değil gibi gerekçelerle başvuruları sonuçlandırmıyor
  • Bazı bankalar; yüzde 3,11 yerine daha yüksek oranlarla, söz gelimi bir banka yüzde 4,5 ile kredi teklif ediyor ve bu yolla yeni kredi vererek kart borcunu kapatalım diyorlar.
  • İnternet bankacılığı, mobil uygulama ya da şubelerden başvuru yapılamıyor.
  • Müşteri hizmetleri dönüş yapmıyor. Şubeye gitme zorunluluğu nedeniyle çalışanlar mağdur oluyor.

Geçici çözüm, mağdur olanlara devlet desteği sağlamak ve bankalara müeyyide getirmektir.

Kesin çözüm, Türkiye’de resmi enflasyonu doğru hesaplayarak, çalışanların reel satın alma gücünü artırmak, aşırı bozuk gelir dağılımını düzeltmektir.