Konuk YAZAR

Tarih: 10.07.2025 00:26

Öcalan’a verilen güvence belli oldu!

Facebook Twitter Linked-in

 

PKK terör örgütünün başı Abdullah Öcalan, örgüte yakın bir basın sitesi aracılığıyla, ilk kez videolu olarak açıklama yaptı.

Öcalan, özetle şöyle dedi: “Varlık inkârına dayalı ve ayrı devlet amaçlı PKK hareketi ve dayandığı ulusal kurtuluş savaş stratejisine son verilmiştir. Varlık tanınmış, dolayısıyla ana amaç gerçekleşmiştir.

Sürecin geneli olarak silahların gönüllüce bırakılması ve TBMM’de yetkili ve kanunla kurulması düşünülen kapsamlı komisyon çalışması önemlidir. Kısır mantıklı, önce sen-ben kısırlığına düşmeden, adımların atılmasında dikkat ve hassasiyetin gösterilmesi şarttır. Atılan adımların boşa çıkmayacağını biliyorum. Samimiyeti görüyor ve güveniyorum.

Herkesin üzerine düşeni yapması, Barış ve Demokratik Toplum hedefine ulaşılması, pozitif entegrasyonalist bir perspektifle mümkündür. Tüm anlatılanlardan çıkarılan sonuç: PKK ulus devletçi bir amaçtan vazgeçmiş, bu temel amaçtan vazgeçişle birlikte temel savaş stratejisinden de vazgeçmiş, varlığını sona erdirmiştir. Gelinen tarihi noktanın daha da ileriye götürülmesi beklenmektedir.

Silah bırakma mekanizmasının kurulması süreci ileri taşıyacaktır. Yapılan silahlı mücadele aşamasından demokratik siyaset ve hukuk aşamasına gönüllüce geçiştir. Bu bir kayıp değil, tarihi bir kazanım olarak değerlendirilmek durumundadır.”

***

Bu açıklamadan PKK’nın, ulusal kurtuluş ve ulus devlet kurmak gibi hedeflerinden, neden vaz geçtiği net olarak belirtilmese de Öcalan’ın Meclis’te kurulacak komisyondan umutlu olduğu anlaşılıyor.

Yalnız Öcalan, “Barış ve Demokratik Toplum hedefine ulaşılması, pozitif entegrasyonalist bir perspektifle mümkündür.” derken neyi kastettiğini net olarak açıklamıyor!

Bunu açıklarsa sürecin sona erebileceğini görüyor olmalı?

Öyleyse neyi kastediyor? Bana göre çok net! ABD Büyükelçisi Barrack, neyi kastediyorsa onu kastediyor?

Barrack, “Benim için İzmir, Yahudilerin, Müslümanların, Hıristiyanların bir arada yaşadığı, bu toplulukların harmanlandığı bir örnek. Bu, tüm dünyada ve Orta Doğu’da olması gereken bir durum... Bence Türkiye, tüm bunların merkez noktası olabilir, Suriye’de gördüğünüz üzere. Suriye’de olanların büyük bir kısmı, Türkiye ve liderliği sayesinde gerçekleşiyor. Osmanlı İmparatorluğundaki millet sistemi, yüzlerce yıl farklı grupların merkezi sistemde varlıklarını sürdürmelerine imkân verdi.” demişti.

Öcalan’ın “Demokratik konfederalizm” dediği proje de bu zaten...

Yani ulus devletten vazgeçen, sadece PKK değildir, Öcalan, AKP ve MHP’nin de ABD dayatmalarını kabul ederek ulus devletten vazgeçtiğini gördüğü için umutlu! Bu sebeple yolları, Büyük Orta Doğu Projesi’nde yani Büyük İsrail’de birleşiyor...

Vazgeçmedilerse, ne diye “Kanlı 1923 darbesi” diyen kişi hakkında en küçük bir işlem bile yapılmadı?

Cumhuriyetin kuruluşu ile bir sorunları olmasa, PKK’nın silah bırakma bildirisinde, Lozan ve 1924 Anayasası öncesine dönülmesinden bahsetmesi ve Kürtlere soykırım yapıldığı iddiası memnuniyetle karşılanır mıydı?

***

Öcalan, bu videoyla, örgüte, “Taleplerimiz Meclis’te yasalaştırılacak! Silahlı mücadeleyle ulaşmak istediğimiz hedeflere, Meclis kararıyla meşru yollardan ulaşacağız... Sakın yanlış bir şey yapmayın” demiş oluyor!

Tayyip Erdoğan ise, “2023 ve Türkiye yüzyılı vizyonu ile değil de eski paradigmalar ile devam etsek bu noktaya gelemezdik. Terör sorununun ortak akıl, ortak vicdan, tek vatan tek bayrak temelinde çözüme girmesini memnuniyet ile karşılıyoruz. Meşru yollar varken başka yol aramak sadece akıl dışı değil zamanın da ruhuna aykırı. Güven, huzur, refah içinde yaşamak ancak milletçe birlik ve beraberliğimizi güçlendirmekle, kendi yolumuzu çizmekle mümkün.” demişti.

Erdoğan’ın “eski paradigma” dediği Türkiye Cumhuriyeti’nin 1923’teki kuruluş felsefesidir.

Öyle değilse, “Kurucu anayasa” ne demek?

“Yeni bir milli kimlik” ne demek?

Öcalan’a bu konularda yeteri kadar bilgi ve güvence verildiği anlaşılıyor..

 

 

 

 

 

 

 

 

Arslan BULUT(yeniçağ)
 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —